26 Ocak 2010 Salı

Futbolun Üzerindeki Kabus



Futbolu seksenlerde sevmeye başlayanlar için görmek istemeyecekleri tablo budur. Daha önce sevmeye başlayanlar için de geçerli olsa gerek. Dünya Karması kıvamında bir kulüp kadrosu...

Yukarıdaki foto-montajı internette dolaşırken gördüğümde içim karardı. Hele Arap ya da Rus dolar milyarderlerinin futbolun ruhuna tükürürcesine saçtıkları paraların Manchester City, Chelsea gibi sanal büyükler yaratmasını gördükçe futbola emek verenler adına bu sıkıntım daha da artıyor.

Endüstriyelleşen futbol için artık geri dönüş yok. Bu konuda çoğumuz hemfikiriz. Ancak futbolun daha renkli bir dünya olabilmesi için Ajaxların, Portoların, Anderlechtlerin, bu takımların hepsinin de yaşaması ve başarıya ulaşması gerekiyor. Bugünkü koşullarda yaşıyorlar ama başarıya ulaşmaları neredeyse imkansız.

Futbolun patronlarının bir süredir ortaya attığı yabancı kısıtlamasını bu yüzdendir ki destekliyorum. Ancak burada bir parantez açalım: Eğer rekabet etmek istiyorsak bugünün şartlarında Türkiye'de de yabancı oyuncu sınırlaması olmamalı. Hak eşit rekabet koşullarını gerektirir. Bu şu anda olması gereken. Aslında olması gereken ise tüm Avrupa ülkelerinde Bosman kuralının kaldırılarak yabancı oyuncu sınırlamasının standart hale getirilmesi.

Ancak o zaman Real Madrid'i tekrar eski günlerdeki gibi sevme imkanım olacak. Camacholu, Butraguenolu, Gordillolu, Michelli, Santillanalı, Buyolu bir takımı bugünün Real Madrid'ine tercih edişim de bu yüzden.

Hiç kuşkusuz yabancı sayısının standart hale getirildiği bir ortamda bunun en büyük yararını yine Türk futbolu görecektir. Avrupa futbolunda yabancı sınırlamasının kalkmasının bizim ligimiz ve bizim düzeyimizde futbol ekonomisine sahip ligler için anlamı daha fazla kaliteli oyuncuya daha ekonomik koşullarda ulaşabilmek demek.

Daha kötülerine daha yüksek bedeller öderken daha iyilerini daha uygun rakamlara alabilecekler. Aksi halde kabusu yaşamaya devam edeceğiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder