Florya'da bir kişinin cep telefonunda Fenerbahçe marşı çalınca Arda müdahale ediyor ve bu kişiden hesap soruyor. Buraya kadar kaptan Arda'nın gençliğinden de kaynaklanan bir celallenmeden söz etmek mümkün. Bir kaptana yakışmıyor en azından böyle şeylerle uğraşıp sonra rakip takımın taraftarlarını karşına alacak bir haberle basına yansımak.
Ama daha vahim olanı onu karalamak için fırsat kollayanlarla, marşın çalmasını sakıncalı bulan grup ki onların yazdıkları anlaşılır gibi değil. Futbolumuzun ileri gelenleri acaip yorumlamışlar bu durumu. Felaket yorumlar var aralarında. Mesela Şansal Büyüka "yok mudur kardeşim Florya'nın güvenliği, neden Arda karışıyor bu işe" demiş. Doğru! Adam cep telefonunda çalan melodiyle suikast düzenleyecekti ve buna güvenliğin müdahale etmesi gerekir.
Ahmet Hakan orada o marşın çalınmasını ben de doğru bulmuyorum demiş. Vay halimize bunu diyen de laikliğe de dincilere de sallayan Ahmet Hakan. Bu mudur topluma mesajınız? Her yazıda mesaj kaygılarından kıvranıyorsunuz sonra iş futbol oldu mu birdenbire beyinler ilkelleşiyor.
Bu grup taraftarı darağacına gönderenler olduğu gibi, bir de Arda'yı darağacına gönderenler var. Erman Hoca "Galatasaray kaptanı bunu yaparsa taraftar döver" diyor. Uğur Dündar gibi aklı selim bir kişi "Arda Fenerbahçe marşına nasıl canlı bomba muamelesi yapar" diyor.
Arda'ya sallayanlar da aslında Arda'yı hedef gösteriyorlar Fenerbahçe taraftarlarına. Ve bu nedenle ortada garip mesajlar dolanıyor topluma verilen. Olayın haber niteliği var mı? Kesinlikle var ve haber olmalı da.
Ama yorumlayanların ne Arda'yı ne de taraftarı hedef gösterme lüksleri yok. Kim yanlış davranmış olursa olsun.
geçtim arda'nın statüsünü, metin oktay benzetmelerini, verdiği tepkinin doğruluğunu yanlışlığını, telefonu çalan kişinin gazeteci olduğu iddiasını...kimsenin irdelemediği başka bir konu var. arda'nın yaşı. arda 23 yaşını henüz bitirmemiş biri. telefonu çalan kişi büyük ihtimalle arda'dan yaşça epey büyük. örneğin gazeteci şahıs 30larında veya 40larında ise 22 yaşındaki birinin o yaşlardaki birine "kapat o telefonu" tarzında bi tepki vermesi doğru mu? yetişme tarzıma göre ben yanlış bulurum o tepkiyi, muhatabın yaşından ötürü. ya da başka bi şey sorayım, arda istinye park'ta tek başına gezerken kendinden -atıyorum- 10-15 yaş büyük birinden hoşlanmadığı bi davranış görse aynı delikanlı tavrı tereddütsüz sergileyebilir mi? ben sanmıyorum. öte yandan bir fb'li olarak bu konuyla ilgili görüsümü başka bi blog'da "bizim antremanda da birinin telefonu "4 sene üst üste şampiyon olduk..." diye çalmaya başlasa, sözlerini anlamasa dahi Lugano bile(Türkleşmeye başlamıştır) birinin üzerine yürüyebilir. yürümeyeceğinin garantisi yok. tribünlere oynamayı bilmek bu ülkede çok prim yapıyo." şeklinde belirtmiştim. nispeten objektif olabilmek adına...
YanıtlaSilbu kadar mı tahammülsüzüz! ben iş yerinde kimsenin cep telefonu çalıyor diye üzerine yürümüyorum ama hasta bir taraftarım. istinye parkta'da yürümem. kahvede maç izlerken de kimseyle kavga etmiyorum, stadyumda da. biri dört sene üstüste şampiyon olduk diye çalsa öbürü kıraçtan marşlar bass ne olacak? bu mantıkla saraçoğlu'na veya sami yen'e maç izlemeye giden rakip takıma saldırmak gerekiyor???
YanıtlaSilabi ahlaken bitmişiz zaten. sorun orda başlıyo. her şey birbiriyle alakalı, zincirleme reaksiyonlar bunlar. ya hiç yoksa bizim tribünde bu adamın biricik annesine toplu halde küfür edilmişti, çok şükür ki o gün kendimi kontrol etmiş ve küfretmemiştim, sadece küfreden güruhu dehşetle izlemiştim "ne diyo bu manyaklar" diye. artık toplum olarak öylesine zıvanadan çıkıyoruz ki tarifi mümkün değil. sporundan siyasetine tahammülsüzlük ve buna bağlı olarak ahlak bozulması tavan noktalarda.
YanıtlaSil