15 Ocak 2010 Cuma

Gökhan Ünal- Semih Şentürk- Fenerbahçe Üçgeni


Gökhan Ünal Fenerbahçe'de. Bundan tam bir yıl önce Gökhan Ünal'ın nasıl gelecek vaadeden bir futbolcuyken kaybolmaya doğru gittiğini, Semih'inse bu süreçte ne kadar gelişim gösterdiğiini yazmıştım. İşte o yazı:

"Yurtdışında uluslararası seviyede başarı gösteren Nihat Kahveci, Halil Altıntop ve son ihracımız Fatih Tekke, yurtiçinde ise fantastik gollerin sahibi Ümit Karan, oynatılırsa hamleli Tuncay Şanlı, tabii ki yılların deneyimi Hakan Şükür...

Sayamayacak kadar çok forvet Milli Takım için birer değer oluşturuyor. Peki bu yukarıda isimlerini saydığımız oyuncular bir forvette olması gereken tüm özelliklere sahipler mi? Mesela hepsi topla buluştuğunda mükemmel şutlar çıkarabiliyorlar mı? Pivot santrafor rolüne soyunabilirler mi? Dikine topla birlikte dribling yetenekleri ne düzeyde? Kenarlardan gelen ortalara ayakla veya kafa ile vuruş yetenekleri, pozisyonu önceden süzen güçlü sezgileri var mı? Adam eksiltebiliyorlar, kolay çalım atabiliyorlar mı? Takım savunmasına katkıları ne boyutta, pres özelliğine sahip futbolcular mı?

Bu saydığımız özelliklere dünya üzerinde sahip kaç futbolcu var peki? Sheva toplara çok iyi vurabiliyor, kurnaz, sezgileri kuvvetli, dribling yapabilir ama pres konusunda biraz sıkıntılı. Ronaldo da eski halini dikkate alırsak keza aynı şekilde. Drogba'nın driblingi zayıf, Eto'o ise etkili kafa vuruşlarını zaman zaman izlesek te iyi yükselemiyor. Van Nistelrooy ise tüm bu özellikleri biraz olsun taşısa da artık ağırlaşmaya başladı. Hücumlarda çok hareketli değil. Zaten önceden de çok hareketli bir golcü değildi. Bir de fantastik golcü Henry var ki ona söylenecek tek söz bir de kafa toplarına iyi çıkıyor olsaydı ne olurdu demek.

Benim bundan 3-4 yıl öncesi dönemlerde bu özelliklere en yakın bulduğum golcü ise Türkiye Ligi'nde oynayan bir Türk futbolcusuydu. Kayserispor'da müthiş işler yapan, gol krallığına ulaşan Gökhan Ünal'dan başkası değildi bu oyuncu. Bence o kapasitesinin hiç farkında olamadı ama bu adam Kayserispor'da özellikle ilk yıllarında gol için yaratılmış gibi duruyordu. O yıllarda her şeyden önce çok iyi bir vuruş tekniğine sahipti. Kafa ile yerden mesafe tanımaksızın ve her yönden kaleye şut çekebiliyordu. Asist özelliği var ama çoğu zaman golcü egoizmi ön plana çıkıyordu. Diğer yandan gerekirse pres yaparak savunmasına hücum bölgesinde de katkı verebilmekteydi. Eğer illa bir eksik yönünü söylemek gerekirse Inzaghi gibi kurt bir golcü değildi. Topun nereye gideceğini ve kendisinin nereye gitmesi gerektiğini henüz çok iyi bilmediği için golcü sezgilerini geliştirmeye ihtiyacı vardı. Ama şu bir gerçek ki elimizdeki modern futbola en uygun santrafor tipiydi Gökhan Ünal.

Eğer Gökhan Ünal ideallerinden vazgeçmeden Kayserispor ile Uefa'da başarılı bir yerlere gelebilseydi ilerleyen sezonlarda Avrupa'da hiç te küçümsenmeyecek birkaç takımdan teklif alabilirdi. İşte o zaman bu oyuncunun çok iyi yerlere geleceğine fazlasıyla eminimdim ve "Umarım çıktığı yoldan ve aldığı kararlardan geri adım atmazsın Gökhan" diye yazmıştım.

Bu yazıdan sonra Gökhan Ünal malesef beklediğim gelişimi gösteremedi. Sanırım Türk futbolundaki sorunların en çarpıcı örneklerinden biri Gökhan Ünal. Bugün geldiği noktada kendi gelişimini tamamlayamamasının en önemli nedeni belki de bu gelişimi tamamlayabileceği teknik direktörlerle ya da futbolcularla çalışamamış olması. Aynı dönemlerde adı müzmin yedeğe çıkan ve hala bir müzmin yedek olan Semih Şentürk ise şimdilerde Gökhan Ünal'ı fersah fersah geçmiş gözüküyor. Çünkü Semih Daum ve Zico gibi iki iyi teknik direktörle çalıştı. Ama daha da önemlisi yedek beklerken hep birşeyler öğrendiği Aziz Pierre, Ortega, Anelka gibi oyuncular vardı yanında".

Fenerbahçe Semih'i görmemek de ısrar ederek onu üçüncü plana atarken Gökhan Ünal'ı kadrosuna dahil ederek ona son şansını vermiş oldu. Gökhan Ünal'ın potansiyeli hakkında hala bir şüphem yok. Ama Semih'i üçüncü plana itmek bir hata bana göre.

Gökhan Ünal Fenerbahçe'de iyi işler yapabilir, hatta beklentilerin çok ötesine gidebilir. Ama Fenerbahçe Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan da olabilir. Zamanla göreceğiz.
Bir ihtimal daha var: AZ Alkmaar karşısında izlediğim Gökhan Ünal ile iyi bir Semih'in beraber oynaması. Güiza tercihinden çok daha verimli olabileceğine eminim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder