
Fatih Terim ve Milli Takım analizini dün yazacaktım ama bugüne kaldı. NTVSpor'da Fuat Akdağ'ın konuğuydu Terim. Aslında geçen yıl ki tablonun özetiydi söylediği tek cümle: "Geçen sezon bazı oyuncular çok formsuzdu".
Milli Takım oyuncularının form düzeyini artırmak hiçbir zaman Teknik Direktör'ün işi değildir. Nitekim Fenerbahçe ve Galatasaray'ın genel durumu Milli Takımı da ciddi şekilde etkiledi. Fatih Terim için çok iyi motivasyon sağlar deniyor k, doğru. Ama futbolcunun form durumu yerlerde sürünüyorsa motivasyon gider gelir direkten döner. Euro 2008'de durum farklıydı, oyuncuların form durumları oldukça iyi düzeyde iken Fatih Terim'in taktiksel başarısının yanında motivasyon gücü işe yaradı. Ne zaman ki beynin ayaklara hükmetmediği anlar oluyor o dönemlerde bu motivasyon da ters tepiyor. Meşhur İsviçre maçını burada dışarıda bırakıyorum. Form düzeyleri hiç fena olmamakla birlikte orada yaşanılan aşırı motivasyondu. Öte yandan Alpay ya da Emre gibi futbolcular için form durumunun da düşük olduğu dönemde aşırı motivasyon işleri çığrından çıkarttı. Bugün ise durum fena değil. Hem Fenerbahçe hem de Galatasaray futbolcuları giderek yükselen çizgide bir form grafiğine sahipler. Milli Takım'ın iskeletini, yani yarısını oluşturan bu iki kulüp oyuncularının form durumları her zaman önemliydi. Nitekim şimdi çok daha önemli.
Çok sert bir viraja giriliyor. "Türk'ün aklı ya kaçarken ya da...ken gelir" diye bir deyim vardır ya işte öyle bir dönem. İmkansızı Euro 2008'de almanın güveni hiç kuşkusuz bu dönemece daha farklı bakmamızı sağlıyor. Daha önce başarılmışı yine başarmak istiyoruz. Sonuç ne olur bilemiyorum ama bu ışığın olduğunu düşünüyorum. Özellikle Bosna Hersek'in geçen yıl ulaştığı form düzeyinin gerisinde kalması da bunda bir etken.
İşte bu noktada Terim bir kez daha ön plana çıkacak. Başlıkta haksızlık ettim ve bayağı bir ifade kullandım biraz, çünkü İngilizce "Motivator" kelimesinin tam karşılığı Türkçe'de yok malesef. Ama teknik ve taktik becerisinin yanında "Milli Gazman" formda oyuncuları doğru motive ederek yola devam diyebilecek. Bu bizim ülkemize has bir durum ve belki Arda daha önce söylediği gibi bir maça çıkarken daha kendisini "Yeniçeri" gibi hissedecek. Önemli olan Arda'nın ve diğerlerinin form düzeylerinin de iyi olması.
Dolayısıyla Milli Takım'ın grupta bu noktaya gerilemesinin temelinde geçen sezon ki sıkıntılar var Fatih Terim değil. Ama yarın kazanılabilecek başarılarda yani gruptan çıkarak elde edilebilecek Dünya Kupası vizesinde yine Fatih Terim'in etkisi olacak.
Teknik Direktör'ün etkisi nedir? Geçen yıl Fatih Terim'in bu takımı pozitif yönde etki etme olasılığı belki %5-10 civarındaydı. Bugün ise bu oran 3-4 kat daha yüksek. Bugünden sonra 4 maçta 4 galibiyet alabilir. O zaman Terim işini başarıyla yapmış olacak. Ama bunu beceremezlerse tek sorumlu Terim değil, geçen seneyi boş geçiren Skibbe ve Arogones'in de payı büyük. Keza bu kulüp yönetimlerinin de.
Herkes o zaman başka kulüplerin oyuncularını niye almadı diye eleştirebilir Terim'i. İyi de Sivasspor dışında elle tutulur grafiği olan kaç futbol takımımız var. Ha keza Sivasspor'un da bu seneki durumu ortada. Terimist bir düşünce ile kimse suçlamasın, çünkü elinde gerekli malzeme varsa her zaman helva yaptı Fatih Terim. Şimdi de yapacak güçte...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder