31 Mart 2010 Çarşamba
Milyon Dolarlık Bebek: Yılmaz Vural
Yılmaz Vural'ın demeçleri birçoklarının hoşuna gidiyor ve eğlendiriyor olabilir ancak aslında son derece yüzeysel ve işkembe-i kübradan konuşan bir adamın bu kadar da manşetlere çıkıyor olmasını yadırgamak gerekir.
Böylesine sert bir giriş yapmak istemezdim ancak bugün zaten fazlasıyla ters bir günümdeyim. Yılmaz Vural'ın yerli ve yabancı teknik adamlar konusunda hiçbir tabanı olmayan açıklamalarından artık gına gelince ve bu da benim ters günümle çakışınca lafımı esirgemeden yazayım dedim. Önce şunu bir ortaya koyalım: Kendisini sürekli Daum ile karşılaştırarak aynı enstitüde eğitim almış olmalarına ve benzer birikimleri edinmelerine, donanım olarak birbirilerine çok yakın olmalarına rağmen kendisine ve kendisi nezdinde bütün Türk teknik adamlara yeterli değerin verilmediğini söylemek fazlasıyla popülist bir söylem.
Bu söylemlerin Türk teknik adamlarının değerini anlatmaktansa daha da aşağı çektiğini düşünüyorum. Türk teknik adamlar demişken bu işin Türk'ü, Alman'ı, İngiliz'i olmadığını da kalınca altını çizerek not edeyim. Evet bu ülkede kendi toprağının teknik adamına sabır düzeyi düşüktür ama yabancı teknik adama olan sabır düzeyinden daha düşük değildir. Şampiyon olamadığı bir sezon dört büyüklerde kalmaya devam eden Türk teknik adam nasıl bir elin beş parmağını geçmiyorsa yabancılar için de bu durum geçerlidir malesef.
Bu ülkede Türk teknik adamla yabancı teknik adamı ayıran temel farklılık ise aldıkları ücretlerdir. Ama bu konuda Yılmaz Vural'ın sallaması gereken kendisi ve kendisi gibi bir sezonda üç beş takım değiştiren meslekdaşları olmalıdır. Bir parantez açalım: Tıpkı Daum gibi benim de hiçbir sözüm yoktur Fatih Terimlere, Mustafa Denizlilere, Şenol Güneşlere, Ertuğrul Sağlamlara, Abdullah Avcılara...
Saygı duyulan ve sözüne güvenilen bir insan olmanın da milliyeti yoktur. Biraz önce ismini saydığım ve hatırlamadığım pekçok Türk teknik adam fazlasıyla bu ülkenin futbol dünyasında saygın isimlerdir. Eleştirilmezler mi tabi ki de kantarın topuzu kaçar her zaman. Ama sadece onlara değil, Geretslere, Zicolara, Rijkaardlara da kaçar kantarın topuzu.
Basının önüne çıkıp da 400.000 $'lık Vural'ın 4.000.000 $ kazanan Alman'ı nasıl 3-1 yendiğini anlatmanın da 3 yaşındaki bir çocuğun zeka düzeyinde bile bir anlamı olacağını zannetmiyorum. Adama Sarıyer'i nasıl yüzüstü bırakıp gittin, Antalyaspor'u nasıl düşürdün o zaman derler (örnekleri de çoğaltılabilir ama amacımız yüz kızartmak değil).
Bu ülkede senin kıymetini bilen yoksa o zaman adama derler ki çıkaydın er meydanına futbol sadece bu ülkede oynanmıyor ki? Elin Portekizlisi nasıl ülke futbolunu temsil edebiliyorsa, sende de böyle bir cevher varsa buyursaydın geçseydin Chelsea'nin, Barca'nın, Arsenal'in başına. Hadi o da olmadı mükemmel Almancan ile gideydin Bundesliga'da bir takımın başına. Ama futbolcusunu sahada tekme tokat döven bir adamı getirmezler ne o takımların, ne dört büyüklerin, ne de Milli Takım'ın başına.
Sen oyuncunu döverken biz neremizle güleceğimizi şaşırdık doğru bizimki de ayrı bir ahmaklık. Bir laf vardır ya güleriz ağlanacak halimize o hesap. Ama yeter be Yılmaz Hoca... Bence asıl bu söylemler ve davranışlar ucuzlatıyor Türk teknik adamların değerini, en azından bazılarının değerini.
Bana sorarsan senin aldığın 400.000 $'a karşılık fikren ortaya koyduğunu savunduğun bu söylemlerin Türk futbolu adına 4$'lık değeri yok. En fazla 50 kuruş eder ve gazeteyi alıp spor sayfasında okuyup gülünür geçilir hepsi o.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Kusura bakmayinda bayagi sinirli oldugunuz bir gunde yazmis olacaksiniz ki siz de ne dediginizin farkinda degilsiniz. Siz hangi unlu bir teknik direktor'un teknik direktorluk kariyerine ulkesi disinda basladigini. Butun teknik direktorler bu ise kendi ulkelerinde baslarlar. Orada bulduklari firsat degerlendirir kendilerini diger dunya devlerine kanitlarlar. Eger bahsettiginiz Portekizli Mourinho'ysa onunda yardimci teknik direktorluge sporting Lisbon ve porto'da, teknik direktorluge ile sirasiyla Benfica, Leira ve Porto'da basladigini belirtmek isterim.
YanıtlaSil