7 Ağustos 2010 Cumartesi

Alex'i de Kurtlara Yem Yapalım: Sırada Kim Var?






















Ben iyi bir taraftarım ama asla tarafsızlığımı başkalarının yanında kaybetmem. Blogda yazarken kimseyi kırmamaya özen gösteririm, camiaları suçlamam kişileri suçlarım. O yüzden ne Fenerbahçe camiası, ne Galatasaray camiası ne de Beşiktaş camiası için onlar zaten böyledir diye bir yazımı bulamazsınız. Eleştirilerim hep kişiler üzerinedir.

Konu Fenerbahçe olunca daha acımasız yazarım. Sezon başlarken de o kadar çok malzeme verdi ki bana yazmadan edemiyorum. İki gün önce "Ben İstemiyorum" diye yazdım ya, yetmemiş hala yazasım var. Ben yapılan her şeyin bu dünyada mutlaka bir şekilde çıktığına inanan bir insanım. Bunu yazarken dini inancımı ortaya koyarak ya da bir inancın borazancılığını yaparak yazmıyorum. Bugün Fenerbahçe'nin bulunduğu durumu biraz da bu maneviyatıma dayandırarak yazıyorum.

Appiah'ı hatırlar mısınız? Kim hatırlamaz ki... Peki bu kulüpten nasıl gittiğini de hatırlıyorsunuz değil mi? Edu Dracena... Luciano... Çok geçmişe gitmeyelim Daum'un gidişi bile kendi başına bir palyaço gösterisi değil miydi? Peki Zico? Yazmaya devam edersem onlarca isim girecek eminim.

Ama şimdi bu listeye Alex de girecek hiç şüphem yok. Tamam Aykut Kocaman bu takımın evladıdır da Alex başka birinden mi peydahlandı? Senelerdir bu taraftarı ayağa kaldıran, mutlu eden ve Fenerbahçe tarihinde hiçbir futbolcunun yanına yaklaşamyacağı istatistiklere sahip olan bu adam şimdi mi sahada koşmuyor oldu? Hagi koşar mıydı? Allah aşkına Messi Iniesta ya da Xavi kadar koşup pres yapıyor mu? Ya da Cristiano Ronaldo her maçta 90 dakika rakibi kovalıyor da ben mi görmüyorum? Zidane, Ronaldinho vesaire... Ya da Fenerbahçe'nin içine bakalım. Yeni gelenlerden Stoch ve Dia 90 dakika oyunun iki yönünü oynadılar da bizim mi haberimiz olmadı? Peki Kazım? Cristian oyunun hangi yönünü doğru dürüst oynuyor Allah aşkına?

Elbette takım savunmasına Alex de yardım edecek ama aynı zamanda kendini diri tutacak ki bu kadar beceri yoksunu adamın işini de sırtlanıp Fenerbahçe'yi skora taşısın. Fenerbahçe'de başka bir oyuncu atakları organize edip golleri sıralıyor da ben mi göremiyorum dört beş sezondur?

Aykut mu, Alex mi sorununa Aykut hoca çözüm bulamazsa en azından Alex kadar zararlı çıkar bu durumdan. Ve eğer konuşulduğu gibi bu takımın lideri Emre yapılmak isteniyorsa bunu değil Fenerbahçe taraftarı, futbolcuların bünyesi kabul etmez öncelikle. Nifak tohumunu atmış olursunuz, hatta tohum değil bombadır bu kurulmak istenen düzen. Fenerbahçe'nin öz evladı diyeceğiniz bir adam varsa kadroda bu Alex'tir Emre değil. Semih'tir ama Gökhan Ünal'ın bile arkasına koyulan Semih Şentürk'e bugün bu kulübün evladı diye hepimizin sahip çıktığı Aykut Kocaman'ın sahip çıkması gerekmez mi?

Aziz Yıldırım yönetimi yukarıda saydığım bir sürü vefasızlık örneğine şimdi de Alex ve Semih'i mi dahil edecekler? Futbola müdahale etmeyi çok seven yönetim şimdi aykut Hoca'nın kararlarına müdahale etmeyip niye onun arkasına saklanıyor sizce? Kendi başarısızlıklarını Aykut'u medyanın önüne atarak mı gizleyecekler? Yarın takım başarısız olduğunda öz evladımızı koyduk takımın başına ama yapamadı, bizim ne suçumuz var demenin altyapısı değil midir bu tavır? Biz Aykut'a çok güveniyoruz deyip sonra da güvendiğimiz dağlara kar yağdı senaryosunu izleyeceğiz emin olun. Bugün Aykut hoca evladımız deyip Alex'e toprlan kardeşim diyen yönetim yarın da Aykut hocaya kendine gel yoksa kapı orada der. İşin özü budur.

Peki Aykut hoca neden anlamaz kulübün öz evlatlarının ruh halini? Aykut Hoca'yı teknik ve taktik açıdan değil bu boyutta eleştiriyorum ben şu anda. Reçetesi Alex'i ve Semih'i kesmekse teşhis yanlış bence. Reçete bu iki adamı yanına almak olmalıydı. Birşey daha var aklıma takılan ki bir takımı sezon yeni başlarken fizik kondüsyon açıdan eleştirmek pek doğru olmasa da bugün izlediğim Fenerbahçe son 10 yılda izlediğim en kötü fizik kondüsyona sahip takım bana göre.

Basında bu işi çok bilen bazıları Alex koşmuyor, Semih çok ağır diye Aykut Kocaman'a destek çıkıyorlarsa da şöyle bir gerçeklik var o da takımın Gökhan Gönül dışında hazır oyuncusu yok. Gökhan Gönül de kendine baktığı için. O zaman Aykut Hoca'nın fizik kondüsyona yönelik yaptırdığı çalışmaları da oturup birinin analiz etmesi gerekir. Ama bunu yönetimin sorgulaması şimdilik işlerine gelmiyor. Yumurta kapıya dayandığında nasıl olsa harcanacak adam Aykut, şimdi ise onun rüzgarını kullanma zamanı.

Ben Fenerbahçe'nin durumunu hala çözümsüz olarak görüyorum. Bu sezon kazanılacak bir şampiyonluk değil Fenerbahçe'nin sorununu çözecek olan. Kendi Fatih Terim'ini yaratıp dört sene Aykut hoca ile şampiyon olmak da değil. Sorun günlük politikalarla insan öğütme makinesine dönüşen ve kimse Fenerbahçe'den büyük değildire sığınarak herkesi harcayan yönetimdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder