29 Aralık 2009 Salı

Euro 2016 İki Kıtayı Birleştiremedi


En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim de geri kalanı okumak isteyenler okusun. PC Lion'ın yazdığı yazıya başından sonuna kadar katılıyorum. Taraftar gözlüğüyle bakmak isterseniz, şovenizm peşindeyseniz, popülarite arıyorsanız elli tane daha neden bulursunuz bu stadlar ve şehirler niye seçildi diye.

Kalkıp da yukarıda bahsi geçen yazının üzerine aynı fikirleri tekrar edip kimseyi de tekrara düşürme gafletinde olmayacağım. Farklı bir pencereden bir tartışma açmak istedi canım. Mesela Dünya Basketbol Şampiyonası 2010 yılının yaz aylarında ülkemizde yapılıyor. Niye kimse düzenlenecek şehirler için aynı spekülasyonları gündeme taşımadı. Turnuva İstanbul, Ankara, İzmir ve Kayseri'de oynanacak. Sanırım Kayseri için cılız tepkiler gelmişti.

Eğer konu sporu ülke sathına yaymaksa Dünya Basketbol Şampiyonası da Diyarbakır'da yapılsaydı İzmir yerine. Bursa basketbol şehri değil mi ya da Antalya? 80'lerde fırtına gibi esen Beslenspor'un şehri Gaziantep'te oynanamaz mıydı turnuvanın bir ayağı?

Euro 2016 için neden tartışma sadece Şükrü Saraçoğlu, Trabzon ve Diyarbakır üçgeninde yapılıyor? Futbol garip oyun: İki kıtayı birleştirirken bir ülkenin futbol üzerine kalem çalan tüm gönülverenlerini bölüyor. Ya da futbolun popülaritesinden beslenecek alanlar yaratıyoruz kendimize.

Bırakın illeri tartışmayı, Euro 2016 organizasyonunu Türkiye'nin almasından daha önemli ne olabilir? Eminin sağ duyulu her Trabzonlu, Diyarbakırlı ya da Fenerbahçe taraftarı bundan mutlu olacaktır. Kendi şehirlerinde ya da stadyumlarında turnuva yapılmıyor olsa bile.

Ha derseniz ki biz daha iki tarafı biraraya getiremiyoruz, organizasyonu bize verseler futbol nasıl iki kıtayı birleştirir ona da diyecek sözüm yok.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder