Lincoln Vakası

Lincoln Brezilya yolunu tutunca Galatasaray'daki sıkıntı zirveye ulaştı. Medya bu konuda ikiye bölünmüş durumda. Bir kısmı, hatta büyük bir çoğunluğu Bülent Korkmaz'ı Lincoln'ü idare edememekle ve krizi yönetememekle suçluyor. Ellerindeki temel argüman ise yıldız futbolcuların her zaman kaprisli olabileceği.

Geçen sezonun başında Özhan Canaydın'ın "Avrupa'da Yılın Transferi" diye duyurduğu Lincoln havaalanında muhteşem bir karşılama ile geldiği İstanbul'da yetenekleri ile taraftarın gözbebeği olurken kaprisleri ile tam bir karın ağrısı oldu Galatasaray için. Tüm bu saha içi meziyetlerine rağmen Galatasaray'a ne verdi sorusuna benim yanıtım kocaman bir sıfır.

Geçen sezon kazanılan şampiyonlukta bir katkısı var mıydı? Hayır. UEFA Kupası'nda büyük bir başarı mı elde edildi? Hayır. Bu forma altında çıktığı 59 maçta 16 golü 29 asisti var. Bir orta saha oyuncusu için oldukça iyi bir istatistik. Ama kritik maçlarda katkısı ne oldu, Galatasaray'ı bir üst kademeye çıkarttı mı? Hayır. Kaç maça çıkmadı Lincoln bunu da gözönüne almak gerekir. Kalli ile sorun yaşadı, Skibbe döneminde teknik direktörünün tutumu ile idare edildi. Bülent Korkmaz döneminde ise o alıştığı tavizi göremedi.

Alex ile hatta Hagi ile karşılaştıran medyamız aslında ne istatistiki açıdan ne de kazanılan başarılar açısından Lincoln'ün bu oyuncuların yanına oturtulamayacağını farkında değil. Öte yandan Bülent Korkmaz'a yönelen tüm eleştiriler aslında Lincoln'ün Hamburg maçında oyundan alınırken yaptığı hareket sonucu Bülent Korkmaz'ı hedef göstermesi ile artmaya başladı. Bir takımın teknik patronu iseniz idare etmeniz gereken 20-25 kişilik bir kadronuz var demektir. Bu da yıldız statüsündeki futbolcuya bir ayrıcalık getirmez. Aynı ayrıcalıkları Arda'ya, Servet'e, Kewell'a, Baros'a da vermeniz gerekir. Bu oyuncularında Lincolnvari tavırlar takınmasını düşünebiliyor musunuz? Malesef eleştiri yaparken bir ölçütümüz yok. Duruma göre renk değiştiriyoruz bukelamun gibi. Arogones disiplinsiz oluyor benzer hareketler karşısında tavır almadığı için. Bülent Korkmaz ise basiretsiz, bir adamı idare edemiyor.

(Lincoln Brezilya'ya giderken yanına aldığı 6 bavul)

Hepimizin dikkat etmesi gereken bir nokta var, bu takımın tek yıldızı Lincoln değil. Diğer futbolcuların alın terine kimsenin saygısızlık etmeye hakkı yok. Ama bu takımın tek sorunlu yıldızı Lincoln. Ve bir futbolcu teknik adamının sözünü dinlemek durumunda. Bir Türk futbolcusuna göstereceğiniz tepkiyi sırf yabancı oyuncu diye Lincoln'e göstermemezlik yapamayız. Bu takımın başındaki adam Bülent Korkmaz ise onu da yetersiz olmakla ya da Galatasaraylılığından şüphe edecek kadar yargılayamayız. Ve eğer bir yıldız statüsünden bahsediyorsak Lincoln'ün kariyerinde Bülent Korkmaz'ın başarılarının yarısı bile yok. Kewell, Milan Baros, Arda ve Servet de bu listeye dahil. Hasan Şaş da...Şu an sıralamadığım pek çok Galatasaraylı oyuncu da...

Şunu da eklemek gerekir bir futbolcunun 2 gün izninde ülkesine gitmek için ekstra izin almasını çağdışı buluyorum. O 2 gün içerisinde ne yaparsa yapar ama konu Lincoln'ün bugüne kadar sorunları getirdiği nokta benim için. Yoksa son olayı gerçekten komik buluyorum. Sezon sonunda muhtemelen yollar ayrılacak. Bence de en hayırlısı bu olacak.