Bayram nedeniyle bir süre yazamadık ama futbol bayramı dinlemeden kendi gündemine devam etti. Hiç kuşkusuz bayramın üçüncü gününün tüm futbolseverlerin sezon başından beri beklediği yılın en önemli karşılaşmasına sahne olacağını bilince iştahımız daha da kabardı.
Ama Nou Camp'ta beklenen futbol şenliğinin yerine birbirini devamlı yoklayan kontrollü iki takım vardı. Ben özellikle maçın ilk yarısını Beşiktaş-Fenerbahçe maçına benzettim ama o kadar zevk almadım. Sabaha kadar oynansa berabere bitecek maçta golü bulan büyük avantaj yakalayacaktı. Açıkçası ben golü Madrid ekibinden bekledim. Daha iyi kapanan ve kontralarda daha etkili çıkan Real Madrid bir taraf gol atacaksa o benimin işaretlerini verdi.
Cristiano Ronaldo oynadığı bölümde her Barca oyuncusunu zorladı ama kademede sürekli bir başka Barcalı çıktı karşısına. Real ilk yarıda onun ikinci yarının başında Higuain'in girdiği pozisyonları gole çeviremeyince Alves'in mükemmel kestiği topta oyuna ikinci yarıda giren Ibrakadabra öyle bir patlattı ki ilk kez uyuyakalan Madrid defansı için bu soğuk duş oldu.
Aslında bu gol daha çok kendi sahasında bekleyen Real'i açacağı için Barca'nın skoru artıracağını düşündüm ama Busquets'in kırmızısı buna izin vermedi. Bu noktada Pellegrini çok eleştiri alacağı bir hamle yaptı aslında. Skor dezavantajına düşünce Ronaldo'yu çıkarıp Benzema'yı aldı oyuna. Oysa yorulmadıysa o ana kadar Real'in en etkili adamıydı Portakizli.
55. dakikada gelen golden sonra Pique ve Messi ile önemli pozisyonlara giren Katalan ekibi liderlik için gerekli üç puanı almış oldu böylece. Maçın yıldızı çok kritik müdahaleleri ile Puyol'du.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder