4 Haziran 2011 Cumartesi

Belçika Çikolatası Acı Gelmedi

Kamuoyunda Belçika için son on yılın en önemli maçı, bizim içinse sıradan bir puan savaşından öteye geçmemesi gözönüne alındığında 1-1 ile deplasmandan ayrılıyor olmak önemli elbette. Dün akşam oynanan oyuna baktığımızda ise pekçok otoritenin aksine 60 ile 75. dakikalar arasında oyunun krize girmesi dışında ben Belçika'nın bu maçı alabilecek kapasitede bir oyun ortaya koyduğunu düşünmüyorum.

Oyunun belli dilimlerinde kontrol futbolunu iyi uyguladığımız söylenebilir. Özellikle ilk yarı Arda'nın nefis çalımı ve asistiyle golü bulduktan sonraki 20-25 dakikalık bölümde daha iyi olan da bizdik. Ama şu bir gerçek ki Milli Takım formda değil. Dün iyi olmasına rağmen ne Arda, ne uzun zamandır sakatlık nedeniyle forma giyemeyen Sabri tam randımanlı değillerdi. Buna rağmen iyi oynadılar. Savunmanın solunda Çağlar kademe hataları yaptı ama zaten bu bölge için genel olarak bir zaaf yaşıyor Türk futbolu şu dönemde. Servet-Serdar ikilisi başarılı bir savunma anlayışı ortaya koydular tek zaafımız yine duran toplar olsa da.

Emre maestro gibiydi, hem defansif hem de ofansif sorumluluk aldı 90 dakika boyunca. Ben Selçuk Şahin'i çok beğendim zira savunmanın gizli kahramanıydı. Diğer oyuncular için de oyunun 60 ile 75. dakikasını çıkardığımızda istediğimiz verimi aldığımızı söylemek mümkün. Bu bölümde ise Hiddink'in oyuna müdahalesinin geciktiğini cebimize koyalım.

Rakibe gelince bence hiç de öyle birkaç sene sonra çok iyi olacaklar kıvamında bir takım değil Belçika. En fazla bir İsviçre olabilirler ama asla bu takım Enzo Schifo'nun Belçika'sı mertebesine erişemez. Takımın yıldızı Hazard ise Lille'de geçen mükemmel sezona rağmen 15-20 milyon euro civarında bir transfer yapar ama daha öteye gidemez bana göre. Çok iyi bir oyuncu ama daha fazlası değil. Ben hiçbir zaman en tepedekilerde oynayabileceğini düşünmüyorum.

Bu maçta Real Madridliler yoktu bunu da bir kenara koyalım. Ve ne olursa olsun Kazım ve Burak'ın iyi niyetine rağmen Türk futbolunun sol kanatta iyi bir savunmacı ile iyi bir golcü ihtiyacı olduğunu da bilerek bakalım olaya. Yoksa belki de Türk futbol tarihinin en zengin ve becerikli orta saha organizasyonuna sahibiz bugün itibariyle.

Euro 2012'ye gider miyiz hala belli değil. Herkes Avusturya maçını cepte görüyor ama Almanya bile uzatma dakikalarında Gomez'in attığı golle yıktı rakibini. Bunu da gözönüne alınca beraberliğe rağmen Belçika ciddi bir tehdit olmaya devam ediyor. Hiddink takımın başında olsa da, olmasa da...

1 yorum:

  1. Dün Belçikanın İlk yarıda Düştüğü durumu görünce Son 10 yılı diye hazırladndıkları maçta Belçikanın hali kötü idi. Ne pres var ne bişi. Top ayaklarında iken oynayabiliyorlar. Avusturya belçikadan daha kötü. yalnız sanki almanya maçının ikinci yarıısnda avusturya belçikanın yapamadığı ileride basmayı becerdi gibiler özetlerden gördüğüm kadarıyla. Belçika ve avusturya bence balonlar biizm takım karşısında.

    Dün milli takım biraz istekli hırslı oynasa yada hamit ve nuri olsaydı çok rahat alırdık maçı. hele 2.yarı neden belçikanın üzerine gitmedik pas yapmadık ilk yarıdaki son 30 dakikalık bölümdeki gibi anlayabilmiş değilim.

    Belçika bende tam bir hayal kırıklığı idi. Bizim bu milli takımı yenemeyeceklerse bizim hiçbir milli takımı yenemezler. isertlerse hepsi chelseade arsenalde oynasın.

    YanıtlaSil